Fenerbahçe Üniversitesi'ni ziyarette açıklamalar yapan Ali Koç, "İşte Vefa Bey'e sözü vereceğim; çünkü Vefa Bey, Fenerbahçe Üniversitesi'nin kuruluşunun ilk gününden itibaren işin içinde" dedi.
Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük, "Haziran 2018'de başkanlık seçimi yeni yapıldı. Üniversite'nin 1 sene ötelenmesine karar verdi. Fenerbahçe Üniversitesi'nde bu sene 2. öğretim yılımız. İnşallah kontenjanda yüzde 90'lara varan bir doluluk bekliyoruz. Gençlerimizin üniversitemizi tercih etmesini temenni ediyorum" diye konuştu.
Üniversitenin tanıtım günlerine geldiklerini kaydeden Ali Koç, "Bize ilgi gösteren muhtemel talebelerimize teşekkür ediyorum. İlk göreve geldiğimizde 2018'de eğitime başlaması planlanıyordu. Ancak belli bir seviyenin üstünde değildi. bunu 2018'e yetiştirmemiz söz konusu değildi. Bu binanın Eylül ayına yetişmesi mümkün değildi. Süre uzatımı istedik. YÖK de bu isteğimizi anlayışla karşıladılar. Bizim 3 seçeneğimiz vardı. Ya bu işten çıkmak, ya işbirliğine gitmek ya da devretmekti. Biz işbirliği modelini tercih ettik. Medicana Grubu'yla çalışmalara başladık. Medicana Grubu'nu tercih edene kadar çok ciddi analizler yaptık. Açık ara Medicana Grubu en iyi tercihti. Aradan geçen sürede ne kadar doğru karar verdiğimizi görüyorum. Onlara teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.
"400 ÖĞRENCİYE TAM BURS VERECEĞİZ"
Kulüplerin yaşadığı ekonomik zorluklara vurgu yapan Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, "Kulüpler ciddi mali sıkıntılar içerisinde. Bunların başında da Fenerbahçe var. Fenerbahçe'nin kendi içinde üniversite kurması söz konusu değildir. Ancak geçmiş yönetim bir imtiyaz almıştır. Geldiğimizde 2. yılımız olacak. Bana göre bir vakıf üniversitesi için ilk yılı 380-390 talebeyle başlamak büyük başarıdır. Bu sene 400 talebeye yüzde yüz tam burs verecek. Ama bir üniversitede en önemli şey hocaların kalitesidir. Onların ulaştıkları düzey, yazdıkları yurt içi yurt dışı makalelerdir. Buraya gelen öğrencilerin kalitesidir. Burası iyi bir üniversite olacak ise, bazı üniversiteler sadece alacakları para için kurulmuş. Burada en az 4-5 yıl ciddi mali yükümlülüğün altına girmek gerekiyor. İlk yılımız sabır yılı oldu. Kendimiz üniversite kurmuş bir grup olarak ne kadar sabır gerektiğini bilen birisi olarak bu işbirliğini tercih ettik. YÖK'e bu konuda teşekkür ediyorum. Samimi iyi niyetli ve iyi eğitim verecek kurumun önünü açtılar. İnşallah biz de onların beklentilerini karşılarız" şeklinde konuştu.
İşte Ali Koç'un açıklamalarının tamamı;
Burada yüzde 2'lik bir burs hakkımız var. 150 talebeyi geçmemek şartıyla, Fenerbahçe'nin belirleyeceği öğrenciler burslu olacak. Spor tesislerimizi üniversitenin emrine verdik. Hem Medicana Grubu'na hem de rektörümüze çok çok teşekkür ediyorum. İnşallah aydın bir gençlik olarak yetiştirirsiniz. Buradan çıkan her bir talebenin kendi ülkesine toplumuna faydası, hayrı olan talebeler yetiştirirsiniz.
İlk olarak bir konuda size teşekkür edeceğim. Üniversitemizin tanıtımı için geldiniz. Bundan sonraki sözlerimi yayınlayıp üniversitemiz için yapılan yayınları kesmeyin lütfen.
HARCAMA LİMİTLER KONUSU
4 transferin aynı gün açıklanması konusunda aslında söyleyeceğim çok şey var. Bir kısmını şimdi bir kısmını sonra söyleyeceğim. Ancak bu durum sürdürülebilir değil. Türk futbolu bir kaç kulüp dışında bitmiş, batak durumda. Büyük kulüpler özellikle sıkıntıda. Kulüpler nasıl bir sezonda bu hale gelmediyse, bunun çözümü de sağlıklı mali yapıya kavuşmak bir sezonda olmaz.
"KAFASI ÇALIŞAN HERKES GÖRÜR"
Fenerbahçe ilk sene ne yapmış. 92 milyon Euro olarak aldığımız maaş bütçesini 64 milyon Euro'ya indirdik. Yeni borç almadık. Bazı bankaların borçlarını 40 milyon Euro'luk indirmişiz. Kulübün ürettiği gelirin yüzde 80'i bankalara giderken, bu yönetim kendi sponsorlarıyla sıcak parayla bu gemiyi bir yere yüzdürmüş. Bizim 64 milyondan 18 milyona indirmemizin mümkün olmadığını kafası çalışan herkes görür. Bizi bir yere koyalım. Kulüp ismi vermeyeceğim. Bir kuruş borcu olmayan kulüpler var. Onlara bakıyorsunuz, x kulüp 150 almış. Adam 200 milyon'luk transfer geliri elde etmiş. Bunun 3'te 1'i yazılıyor. Kulübün banka borcu yok. Bu sistem sürdürebilir değil.
"BU SİSTEM UYGULANABİLİR"
Bu sistemin sürdürülebilir olması için önlem paketi var. Ancak bunlar kaale alınmıyor. TFF, kulüplerle istişare ettik diyor ama çok yüzeysel. TFF geçen senedeki gibi uygulayacağım diyor. Pandemi oldu. Ne kadar bilet satacağız. Yayıncı kuruluşun vermesi gereken teklif çok altta. Bu tutumu anlamakta güçlük çekiyorum. Rakamlara bakın. Kulüplerin gelirlerine bakın. Özel AŞ olan kulüpler var. Nereden bakarsanız bakın rakamlar tutarlı değil. Bu sistem uygulanabilir değil.
"BİZ APTAL MIYIZ YAPILANDIRMA YAPMAYALIM?"
İkinci konu yapılandırma. Yapılandırma yapan kulüplerin ana parası limitten çıkıyor. 2 sene sonra yapılandırma yapan kulüpler ana paraları öderse yine eksi çıkacak. Ne olacak derseniz? Oraya geldiğimiz zaman bakarız diyorlar. Biz bu koşullarla yapılandırma yapmayı kabul etmedik. Yoksa biz aptal mıyız yapılandırmayı yapmayalım? Biz başından niye doğru kurgulamıyorsunuz diyoruz bu yapılandırmayı.
"BUNU SÖYLEMEKTEN SIKILDIM"
Biz imza attığımızda temerrüte düşüyoruz. Yoksa biz de harcama limitlerimiz çıksın istemez miyiz? Bankacılarla oturup konuşuyoruz. Bu kaç senede ödenir? 10 senede. Faizleri ödeme sıkıntısı var. Harcama limitleri bir kaç sene sonra çökecek. İçinde bulunduğumuz finansal durum sıkıntılı. Büyük kulüplerin uzun sürede borçları ödeyecek yapıya sahip. Nasıl diğer sektörlerde yapılandırma yapılıyorsa, bunu söylemekten sıkıldım. Burada doğru bir yapılandırma, 2-3 sene ana para faizsiz, 10 yıllık yapılandırmada bu iş döner. Bankacılar da bunu biliyor. Ancak ne hikmetse başından kurgu doğru yapılamıyor.
"BÜTÜN SORUMLULUK MEVCUT BAŞKANDA"
Biz yapılandırma yapmadık. Döviz borcumuzu bile TL'ye çeviremiyoruz. Bizler bu paraları cebimize atmıyoruz. Ben bankacı olsam Fenerbahçe'yi pamuklara sarardım. Ama aynı gemide değilmişiz gibi garip bir durumla karşı karşıyayız. Düşünsenize lokantanız var. Borcunuz var. Müşteri çekmesi lazım. Lokantayı yeniden yapılandırıyorsunuz, ancak diyorsunuz ki gıda alamazsınız, yiyecek alamazsınız, lokantayı aç parayı öde. 64'ten 18 milyon Euro'ya parayı indir diyor. TFF'nin işi Bankalarla beraber gerçekçi bir yapılandırma yapmalı. Kulüpler anlaştığımız model üzerine parayı ödemezlerse o zaman kefil olalım. Neden geçmişte kulübü bu borçlara düşürenlerin borçlarına kefil olalım? Bütün sorumluluk mevcut başkanda. Garip bir model. Aklı selimin bu süreçte galip geleceğini umut ediyoruz. Çünkü böyle yapamayız.
"BURADA BİR OYUN OYNANIYOR"
Burada bir oyun oynanıyor. Parçaları kim ufak ufak çıkmaya başladı. Sadece Fenerbahçe değil 6-7 kulüp de rahatsız. TFF, açıklama yapmadan önce bir kaç kulüpten görüş alıyorlar. Sonra kendileri açıklama yapıyorlar. Olmayacak duaya amin dememizi istiyorlar. Fenerbahçe olarak 64'ten 18'e inemeyiz. Göreceksiniz diğer kulüpler bizden daha çok 2 sene sonra yaygara çıkaracaklar. Bir şirket vergisini ödüyor. Diğeri ödemiyor. 2 sene sonra vergi affı çıkıyor, ödeyen mağdur oluyor. Olmayacak bir şeyin neden altına imza atalım. Geldiğimiz nokta burası. TFF'nin varsa bir yöntemi bize göndersin. Önemli olan total bütçesi 92'den 64'e indirmişim. Bu işte çok garip bir yaklaşım var. Medya algısıyla Fenerbahçe'yi yalnızlaştırıp bunu yapabileceklerini sanıyorlarsa; yanılıyorlar. 15 Ağustos'ta ligleri başlatacağız. Kim bunu düşünebilir? Futboldan anlayan hangi adam 29 Temmuz'da biten ligi 15 Ağustos'ta başlayabileceğini düşünür. Allah'tan değiştirdik 11 Eylül oldu. Bazı şeylere anlam veremiyorum. Finansal açıdan elimizdeki gelirlerin yüzde 80'i bize gelmemesine rağmen bir yere kadar geldik. Artık daha fazla gidemeyiz.Bu sistem hilelere götürür. Bu iş 1900 liralık transferlere insanları iter, gerekirse biz de yaparız. Daha önce yapıldı.
Daha gerçekçi, uygulanabilir bir modele geçmek zorundayız. Taraftarlara teşekkür ediyorum. Taraftar gruplarına teşekkür ediyorum. Taraftarlar kombine alıyor. Destek veriyorlar. Ancak bu iş insanları hileye itiyor. Bu iş böyle gitmez.
"MURİÇ'E TEKLİF YOK"
Vedat Muriqi'e teklif yok. Emre Belözoğlu'nu da açıklayacağız. Her şeyin bir zamanı var.