Covid-19 aşısının uygulamaları Türkiye'de 12 şehirde 25 merkezde devam ediyor. İlk etapta yüksek riskli sağlık çalışanları üzerinde uygulamalarına başlanan aşı, bugüne kadar 726 gönüllü sağlık çalışanı üzerinde uygulandı ve bin 237 doz aşı uygulaması yapıldı. Sağlık Bakanlığı, sağlık çalışanları grubundaki uygulamaların güvenlilik verileri olumlu olarak değerlendirildiği için uygulamalar normal riskli vatandaşlara da açıldığını duyurdu.
ÖNEMLİ BİR YAN ETKİSİ YOK
Aşılamanın devam eden aşamalarında her 500 gönüllüde ara değerlendirme raporları hazırlanıyor. 6 Kasım tarihinde 518 kişi ile hazırlanan ara güvenlilik raporuna göre, aşının önemli bir yan etkisinin bulunmadığı tespit edildi. En sık görülen yan etkiler yorgunluk (yüzde 7,5), baş ağrısı (yüzde 3,5), kas ağrısı (yüzde 3), ateş (yüzde 3) ve enjeksiyon yerinde ağrı (yüzde 2,5) olarak raporlandı. Bağımsız veri izleme komitesi, ara güvenlilik raporunu eldeki verilerle değerlendirmesinde aşının güvenliliği ile ilgili çekinceleri olmadığını bildirdi.
AŞI ÇALIŞMALARINA KİMLER KATILABİLİR?
Sağlık Bakanlığı, aşı çalışmalarına katılmak isteyen, 18-59 yaş arası, daha önce Covid-19 geçirmemiş vatandaşların, https://covid19asi.calismasi.info adresinden veya 0850 811 18 80 telefon numarasını arayarak gönüllü olabileceklerini duyurdu.
NASIL UYGULANIYOR?
Bakanlığın verdiği bilgiye göre aşılama; yüksek riskli sağlık çalışanları ve normal riskli gönüllüler olmak üzere iki aşamada devam ediyor. Covid-19 aşısının, toplamda 12 bin 450 gönüllü üzerinde uygulanması planlanıyor.
Aşı çalışmasında, gönüllülerin bir kısmına gerçek aşı, diğer bölümüne ise plasebo veriliyor. Bu yöntem, bilgisayar programı tarafından rastgele olarak belirleniyor ve hangi gönüllüye ne yapıldığını araştırma ekibi bilmiyor.
Gönüllü vatandaşlar üzerinde yapılacak denemelerde, her 3 kişiden 2'sine gerçek aşı uygulanacak. Bu sayede gerçek aşı ile aşı olmayanlar arasında etki farkı ortaya konulabilecek. Çalışmanın bitiminde, plasebo kolundaki tüm gönüllüler de tekrar merkezlere davet edilecek ve gerçek aşı uygulaması yapılacak.
DİCLE ÜNİVERSİTESİ DE GÖNÜLLÜLERİ KABUL EDECEK
Dicle Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve İl Pandemi Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Kemal Çelen, Çin aşısı denemelerinde yüzde 92 ile 98 arasında bir oranda koruyuculuk görüldüğünü belirterek, “Artık toplum gönüllülerine yönelik aşı çalışmamıza başlayacağız” dedi. Prof. Dr. Çelen, aşı gönüllüsü vatandaşları kendi merkezlerine davet ederek, aşılama işlemini gerçekleştirebileceklerini söyledi.
RANDEVU SİSTEMİYLE DAVET EDECEĞİZ
Çelen, belli bir kotalarının olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Burada belli bir kotamız var. 18-59 yaş arası olması gerekiyor, herhangi bir komorbiditesi olmaması, daha önce Covid-19 geçirmemiş olması, antikor oluşturmamış olması ve okuryazar olması lazım. Çünkü sonuçta bu bir faz çalışmasıdır ve bir sözleşme imzalanıyor. Bu konuda çok büyük bir beklenti vardı. Mevcut alacağımız hasta sayısı da sınırlı olduğu için biz vatandaşlarımıza mümkün mertebe ulaşıp, kendilerini belli bir randevu sistemiyle davet edeceğiz.”
“AŞI, ARALIK AYINDA TOPLUM AŞILAMASINA GEÇİLMESİ NOKTASINDADIR”
Çin aşısının aralık ayında toplum aşılamasına geçilmesi noktasına gelindiğinin altını çizen Prof. Çelen, toplum gönüllülerinde antikor ve PCR testleri negatif olan kişilere önce bir doz, iki hafta sonra da ikinci doz aşının yapılacağını aktararak, şunları kaydetti:
“Faz 3’ün bu çalışmasında öncelikli olarak bir tarama yöntemi uygulanacak. Antikor ve PCR’a bakılacak. Negatif olan hastaları çağırıp önce bir doz aşı yapacağız, iki hafta sonra da ikinci doz aşısını yapacağız. Sonra da bir yıl süreyle onları takip edeceğimiz bir program olacak. Çin aşısıyla ilgi beklentiler aralık ayının sonuna kadar artık yavaş yavaş çalışma ayağından çıkıp toplum aşılamasına geçilmesi noktasındadır. The Lancet dergisinde Çin çalışmasına ait faz 1, faz 2 sonuçları yayınlandı ve orada da başarı yüzde 92-98 oranında gösterildi. Bu çok yüzleri güldürücü bir durum. Haliyle 2020’nin sonuyla birlikte artık pandemi sürecinde, her ne kadar pandemi devam etse de pandeminin gündemimizden düşeceğini ve artık bağışıklığı olan kişilerin sayısının artacağını göreceğiz.”