30 Mart 2021
Patara Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık, sosyal medyadan yaptığı duyuruda, Patara'da İkinci Abdülhamid'in tahta çıkışının 30'uncu yıl dönümü olan 31 Ağustos 1906'da yapılan Telsiz Telgraf İstasyonu ve Deniz Feneri'nin restorasyon ve rekonstrüksiyon işlemleriyle ilgili kısa açıklama yaptı.
Haftaya azimle ve keyifle başladıklarını belirten Prof. Dr. Işık, Telsiz Telgraf İstasyonu'ndaki restorasyon çalışmalarından fotoğraflar paylaşarak, "Ellerinize sağlık can gençler" dedi. Deniz feneri ile ilgili rekonstrüksiyon işlemlerinden de fotoğraflar paylaşan Prof. Dr. İşkan, "Fenerde de çalışılıyor. Podyum taşları yerine konuyor, kılavuz bırakılan in situ taşlar güçlendiriliyor, parçalar birleştiriliyor. Bu büyük ve zor projede Allah'ım bizi utandırmasın dilerim" dedi.
2 BİN 500 TAŞIN RÖNTGENİ ÇEKİLDİ
2000 yılında dönemin kazı başkanı Prof. Dr. Fahri Işık tarafından tespit edilen ve daha sonra kazı başkanlığını devralan Prof. Dr. Havva İşkan Işık tarafından ortaya çıkarılan fenere ait, 2 bin 500 orijinal taş bulunuyor. 1481 yılındaki deprem ve tsunamide tamamının yıkıldığı düşünülen deniz feneri, tamamlanan 6 metre podyumun üzerine, yüksekten düşme nedeniyle statik açıdan kullanılması mümkün olmayan taşlar yenileriyle değiştirilerek inşa ediliyor. Uygulama ihalesi ise Antalya Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB) Kültür Varlıkları Müdürlüğü tarafından yapıldı. Kazılarda ortaya çıkarılan 2 bin 500 taşın, taş hastanesinde röntgenleri çekilip, yapay zeka teknolojileriyle orijinal yerleri tek tek belirlendi. 2 bin yıllık bir deniz fenerinin olasılıkla yüzde 80 oranında orijinal taşlarıyla yeniden inşası, dünyada ilk olarak gösteriliyor.
TELSİZ-TELGRAF İSTASYONU 1906'DA YAPILDI
Patara'daki Telsiz Telgraf İstasyonu ise 2. Abdülhamid'in tahta çıkışının 30'uncu yıl dönümü olan 31 Ağustos 1906'da yapıldı. Osmanlı yönetimindeki Libya'nın Derne Limanı'yla 850 kilometre mesafedeki Patara Limanı arasındaki haberleşmeyi sağlamak için kurulan istasyon, Avrupa'nın ilk telsiz telgraf şebekesi özelliğini taşıyor. Döneminin en iyi haberleşme cihazları ve en son teknolojisiyle donatıldığı belirtilen merkezlerin inşası başarıyla tamamlanmış, resmi ve ticari yazışmalar için hazır hale getirilmişti. Birinci Dünya Savaşı sırasında Trablusgarp'a saldıran İtalyan ordusu, 5 Ekim 1911 günü şehri teslim almıştı. Aynı gün Trablusgarp şehrinden ayrılan zırhlılar diğer sahil şehirlerine yönelmiş, Harbiye Nezareti'ne gönderilen bilgi notuna göre 5 Ekim akşamı Derne önlerine gelen iki İtalyan zırhlısı, telsiz istasyonlarını bombalayarak kullanılmaz hale getirmişti. Projede, telsiz telgraf istasyonu olarak kullanılan binaların restorasyon sonrasında Osmanlı Devleti'nin, Afrika topraklarıyla yapılan haberleşmeyi ve o topraklardaki hakimiyetini gösterecek şekilde özel bir kurguyla müzeye dönüştürülmesi planlanıyor.