28 Mayıs 2021
Akdeniz Üniversitesi öğretim üyelerinin geliştirdiği Nanodis isimli ürün, yüzeyleri bakteri, mikrop ve virüslerden 14 gün boyunca koruyor. Seri üretime geçilen Nanodis adlı ürün tüm Türkiye’de satışa sunuldu.
Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Ertuğrul Arpaç, Doç. Dr. Murat Akarsu, Doç. Dr. Esin Akarsu, Doç. Dr. Ömer Kesmez ile lisansüstü öğrencileri Eylül Odabaş, Tuğçe Kuruca, Gizem Sivri ve Başak Aslıhan Bağcı’dan oluşan ekip, yüzeyleri bakteri, mikrop ve virüslere karşı 14 güne kadar koruyan ürün geliştirdi. Nanodis’ adı ile patentlenen sıvı ürün; cep telefonu, bilgisayar ve maskeler olmak üzere tüm yüzeylerde kullanılabilecek. Maskede kullanıldığı andan itibaren bu ürün yüzeyde koruyucu tabaka oluşturarak, virüs, bakteri ve mikroorganizmaların yüzeye tutunma ihtimalini engelliyor.
“Ruhsat alındı, satışa sunuldu”
Fen Fakültesi Kimya Bölümü Anorganik Kimya Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ertuğrul Arpaç, “Nanodis’in ön çalışmaları yaklaşık bir yıl kadar sürdü, sonrasında da ruhsat işlerine başladık. Her türlü bakteri, virüs ve mantar testleri yapıldı. Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsatı alınarak piyasaya sunuldu ve yaklaşık iki haftadan beri de satışına başlandı” dedi.
“Piyasadaki en etkili dezenfektan”
Nanodis’in içerik olarak piyasada bulunan dezenfektanlar içerisinde en iyi dezenfektan olduğunu söyleyen Arpaç, “Kalıcılık ve etkinlik yönünden de en iyi dezenfektan. Neden bunu iddia ediyoruz? Çünkü biz aktif madde olarak gümüş iyonları kullanıyoruz. Gümüş iyonları, şu anda piyasada gümüş kullandıklarını iddia eden bütün şirketlerin kullandığı gümüş, nano gümüş metalik nano gümüşler, biz ise iyonik gümüş kullanıyoruz ve bu bizim Nanoen’in patentli bir ürünü. İçerisinde gümüş var, bir de bizim burada ekibimizin geliştirdiği özel bir karışım var” diye konuştu.
“14 gün virüs ve bakteriye kalkan oluşturuyor”
Bu karışımın kumaş, cep telefonu, askı, kapı kolları, asansör düğmeleri veya araba direksiyonu gibi herhangi bir yüzeyde kullanılabileceğinin altını çizen Prof. Dr. Arpaç, “İçerisinde saf etonol kullanıldığı için etonolla yüzey hem temizleniyor, hem de ani bir etki yapıyor. Yüzeydeki bakteri, virüs ve mantarlara yüzeyde bir kalkan oluşturuyor, bu kalkanın içerisinde de gümüş iyonları dağılmış durumda. Bu kalkan hidrofop bir özelliğe sahip, bu kalkan geçmeyi engelliyor ve tutunmayı engelliyor aynı zamanda. Diyelim ki tutundu bu sefer mevcut olan gümüş virüsün yaşamasına şans vermiyor. Kalkan oluşturduğu için kalıcı. Diğer tüm piyasada kullanılan dezenfektanlar sıkıyorsunuz o anda etkili ama kalıcılığı sınırlı. Biz şunu iddia ediyoruz. Kesinlikle uzun vadeli daha etkin ve en az 14 gün kesin koruyo” dedi.
“Diş Hekimliği Fakültesi ve bir okulda test yapıldı”
Nanodis’i Diş Hekimliği Fakültesinde test ettiklerini ve test ederken de şu anda piyasada kendilerinin en iyi ürün olduğunu iddia eden rakip bir ürünle paralel test yapıldığını söyleyen Prof. Dr. Ertuğrul Arpaç, “Diş hekimliğini seçmemizin sebebi de giren çıkan insan sayısının fazla olması ve ağızla olan bir işlem yapılıyor olması. Bu nedenle virüs ve bakteri bulaşma riskinin yüksek olduğu bir alan. Bu nedenle biz muayene tezgahlarını, koltuklarını, röntgen cihazı mauselerini ve oradaki tüm aletleri kapladık. Gördük ki çok yoğun kullanılan yerde bir gün kesin koruyor. Bazı yerlerde de 14 gün kesin koruyor. Konyaaltı’nda bir okulu dezenfekte ettik ve oradan da sınıfları, tuvaletleri, öğretmen odaları ve oyun alanları kaplandı ve orada da 14 gün dayandığını gördük” şeklinde konuştu.
“Daha az dezenfektan, daha uzun süreli etki”
Fen Fakültesi Kimya Bölümü Anorganik Kimya Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Esin Akarsu ise “Nanodis yaklaşık iki yıl önce Akdeniz Üniversitesi Antalya Teknokenti’nde bulunan Nanoen firması tarafından arge çalışmaları tamamlandıktan sonra İstanbul’da EKKA nanoteknoloji isimli bir firmaya tüm hakları devredildi ticarileşme çalışmaları için. EKKA nanoteknoloji yasal izinlerine başvurarak yine Antalya’da biyosidal ürün üretim ruhsatı olan Alyakem ile bir iş birliği yaparak üretimini yaptıktan sonra ürünü piyasaya sürdü, herkesin kullanımına açık bir şekilde. Buradaki amaç, çok fazla dezenfektan kullanımının önüne geçerek, daha az dezenfektan kullanımıyla daha uzun süreli etki sağlamak” ifadelerini kullandı.