Türkiye’de yaşanan gelişmelerin diğer ülkelerle karşılaştırmalı olarak ele alınmasının ekonominin durumunun daha gerçekçi şekilde anlaşılmasına fayda sağladığını dile getiren Budak şöyle konuştu:
“İktidar her fırsatta ülke ekonomisinin ne kadar başarılı olduğunu dile getirmekten geri kalmıyor, ama yapılan karşılaştırmalar lafla peynir gemisinin yürümediğini gösteriyor. Son on yılda AB’ye üye olan ülkelerden Romanya’da brüt asgari ücret yüzde 11, Bulgaristan’da ise yüzde 10 artmış. Türkiye’de yaşanan artış yalnızca binde 2. Tek adam rejiminin iş bilmez ekonomi politikaları nedeniyle döviz kurundaki her artış ülkenin fakirleşmesine yol açıyor.
Türkiye’de asgari ücretle çalışanların toplam çalışanlara oranı yüzde 50 civarında. Son açıklanan TÜİK rakamları Türkiye’de yoksulluğun ne boyutlara geldiğini gösteriyor. “Ciddi maddi yoksunluk çeken mutlak yoksulların' oranı yüzde 27,4. İş öyle bir boyuta gelmiş durumdaki insanlar çalışarak dahi yoksulluktan kurtulamıyor. Çalışan yoksulluğu bugün karşı karşıya kaldığımız en büyük toplumsal sorunlardan biri.
ASGARİ ÜCRETTEN GELİR VERGİSİ ALMAYIN
Türk-İş’in son açıkladığı açlık sınırı 2 bin 830 lira. Asgari ücretliler açlık sınırında yaşamlarını devam ettirmeye çabalarken, hala maaşlarının yüzde 15’ini devlete vergi olarak ödemek zorunda kalıyorlar. Devlet asgari ücretten gelir vergisi almayarak biraz olsun açlık sınırındaki asgari ücretlilere nefes aldırabilir. İktidar devletin kasasını 3-5 yandaş müteahhitin çiftliğine dönüştürmek yerine, asgari ücretliye destek olmalı”