Ülkemizin güzel ve şirin yerlerinden birisi olan, 3 bin yıllık geçmişi ile adeta masal ülkesini andıran Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesinde, 21 Eylül 2024 günü Anadolu Yörük Türkmen ve Sivil Toplum Kuruluşları Güç Birliği Girişimi ve Güç Birliği üyesi Şanlıurfa Anadolu Karakeçililer Derneği işbirliği ile bir Yörük Türkmen Toyu gerçekleştirildi.
Türkiye’nin pek çok il ve ilçesinden Yörük Türkmen derneklerinin ve sivil toplum kuruluşlarının yoğun bir katılım sağladığı toy “Doğu Batı Buluşması” temasını işledi. Ülkemizin çeşitli yerlerinden gelen sanatçılar ve halkoyunları ekipleriyle birlikte Şanlıurfa ve çevre illerden gelen sanatçılar katılımcılara unutulmaz bir gün yaşattılar. Sevginin, saygının, dostluk ve kardeşliğin adeta bayraklaştığı toy, doğu ve batının arasının bir “selam” kadar yakın, et ve tırnak misali aynı vücudun uzvu olduğu gerçeğini bir kez daha göz önüne serdi. Günün sonunda yorulan ama dinç kalan, uzak yollardan gelen ama kendi yuvalarında, kendi topraklarında barış ve kardeşlik dolu bir gün geçiren ekipler, Halfeti ilçesinde ilk defa gerçekleştirilen bu toyun devamlı olması konusunda hemfikir oldular.
Peki, neden Halfeti? Merkezde bulunan 3 ilçesiyle birlikte toplam 13 ilçeye sahip olan Şanlıurfa’da neden Halfeti seçildi? Ya da neden bu zamanda bir Yörük Türkmen Toyu yapılması gerekti?
2023 yılında Ertuğrul Gazi Dedemizi anma etkinliklerinde Anadolu Güç Birliği Girişimi olarak aldığımız kararla, neredeyse kimliklerini unutma noktasına gelen 13 köyü Türkmen olan ve 3 bin senelik bir mirasın sahibi olan Halfeti’de, oradaki Türkmen akrabalarımıza kimliklerini hatırlatmak, orta ve batı Anadolu’da bulunan akrabaları olarak yanlarında olduğumuzu anlatmak amacıyla 21-22 Eylül 2024 tarihlerinde Yörük Türkmen Sempozyumu ve Toyu yapmayı kararlaştırdık. Şanlıurfa Karakeçililer Derneği Başkanımız ve 2024-2025 Anadolu Güç Birliği Dönem Başkanı Halil Karakeçili’nin yoğun gayretleri, Güç Birliğimizin değerli dönem başkanı Dilber Köse ve Kadıncık Anamız Ayşe Demir hanımefendilerin insanüstü çabaları hakikaten burada zikretmeden geçemeyeceğim konulardır. Bir yıl boyunca gerek Şanlıurfa Valiliği, gerek Halfeti kaymakamlığı ve güvenlik güçlerimizle defalarca yapılan toplantılar neticesinde, birinci gün yapılması planlanan ve Aydın Adnan Menderes Üniversitesi, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, Güç Birliğimizin çok değerli üyeleri olan dernek ve kooperatif başkanlarımız ile değerli eğitimcilerimizin panelist olarak katılacakları Halfeti Yörük Türkmen Sempozyumu bazı nedenlerle çevrimiçi olarak yapılması kararlaştırılmış ve 2024 Ekim ayına ertelenmiştir. Ortaya koyacağı sonuçlar açısından Halfeti Yörük Türkmen Sempozyumu gerçekten çok önemlidir. Sadece klişeleşmiş konuları değil; kadın, çocuk, aile, engelli bireyler ve Yörük Türkmen sivil toplum kuruluşlarının dünü, bugünü ve gelecekte yürüyeceği yol haritası gibi konuların gündeme geleceği bu bilgi şöleni hakikaten geleceğe yön verecek bir çalışma olacaktır.
21 Eylül günü yapılan Halfeti Yörük Türkmen Toyu, yıllarca terörle anılan bölge ve insanı için ciddi bir farkındalık oluşturmuştur. Türkiye Cumhuriyetinin asli ve kurucu unsuru olan Yörük Türkmenler, bu toyla sadece batıda var olmadıklarını, Türkiye Cumhuriyetinin ulusal sınırları içerinde her yerde var olduklarını göstermişlerdir. Kadirşinas Halfeti halkı, konuklarını büyük bir sevgi ve saygıyla karşılamış, ülkemizin çeşitli yerlerinden gelen Yörük Türkmenlere son derece yakın ilgi ve alaka göstermişlerdir. Birilerinin istediği korku ile halkın sindirilmesi, gelecek olanların korku ve tehditle gelmekten caydırılması hayalleri suya düşmüştür. 3 bin senelik kadim bir kent olan Halfeti, adına ve tarihine yaraşır bir şekilde Yörük Türkmen konuklarını bağrına basmıştır. Bundan dolayı özellikle Anadolu Güç Birliği Girişimi olarak kadirşinas ve misafirperver Halfeti halkına, Şanlıurfa valisi Sayın Hasan Şıldak beyefendiye ve mesai arkadaşlarına, kahraman güvenlik güçlerimize teşekkürlerimizi sunuyorum.
Bizler; Anadolu Yörük Türkmen ve Sivil Toplum Kuruluşları Güç Birliği Girişimini oluşturan 27 dernek, 1 federasyon ve 1 kooperatif, ortaya koyduğumuz “Dilde, fikirde, işte ve harekette birlik” şiarıyla birilerinin iddia ettiği gibi “Toplum Mühendisliği” yapmıyoruz! İnsanlar evvel emirde kullandıkları ya da kullanacakları kelimelere dikkat etmeli, hatta ve hatta kullanacakları kelime, deyim ya da terimlerin anlamlarını bilerek kullanmalıdırlar! Eğer kullanacakları terimlerin anlamlarını bilirlerse en azından cehaletleri ortaya çıkmaz ve rezil olmazlar! Kelimelerin kullanıldıkları yerlere göre çok derin anlamaları vardır. O nedenle lütfen kelimelerin anlamlarını bilelim. Dünyanın en önemli dillerinden birisi olan Türkçeyi düzgün kullanalım! Şimdi bakalım toplum mühendisliği neymiş? Toplum Mühendisliği, bir kişiyi veya toplumu kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmek, duygularını ve düşüncelerini kontrol altında tutmak, paralize etmektir. Kısacası zihni bulandırarak kandırmaktır. Bizim pazarlama, çıkar veya başka bir şekilde birilerini maniple ederek amaçlarımız için kullanmak gibi bir niyetimizin olmadığını, temel prensiplerimizin toplumun bozulan değerlerini yeniden topluma kazandırmak, toplum içerisinde ortaya çıkan ayrılıkları ve yok edilen ahlaki, hukuki, maddi ve manevi değerleri tekrardan yerine koymak olduğunu zaten herkese deklare etmiştik. Yaptığımız çalışmaların bu yönde olduğunu ve her zaman toplumun değer yargılarına saygılı, Türk Ulusunun binlerce senedir getirdiği Töre, anane, gelenek ve göreneklerini yaşatmak amacında olduğumuzu herkes biliyor ve görüyor. Yani bizim yaptığımız nerede bir Türk nefes alıyorsa, nerde bir Türkün ayak izi varsa, nerede bir Türkün hanesinin bacası tütüyorsa; bizim orada işimiz olduğunu, bizim evimizin önünün bütün Türk Dünyası olduğunu birilerinin artık bilmesi gerekiyor! Bizim dilde birlik dediğimiz; Türkçenin bütün Türk yurtlarında ilk ve temel dil olarak konuşulmasıdır. Fikirde birliğimiz, Türk Ulusunun varlığı ve bekası için düşünmek, yeni fikirler üretmek, bütün ideolojilerin üstünde ve önünde Türk varlığının yaşatılması demektir. İşte birlik; her şeyden evvel Türk Ulusu ve Türk Yurtları için çalışmak, dürüstlük, hak severlik ve hak tanırlık olarak açıklanabilir. Harekette birlik demek; tek amaç, tek ülkü, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet şiarıyla bir ve beraber hareket olarak açıklanmaktadır.
Ulu tanrı; Türk yurtlarını, Türk ulusunu, Türk devletlerini korusun ve yüceltsin. Fakat öncelikle dış düşmanlardan değil, Türklüğü ve Türk ülküsünü kendi malı gibi gören ve tüccarlığını yapanlardan korusun! Biz dışarıdaki düşmanı zaten biliyoruz, ona karşı tedbirimizi alırız.
Kudret HARMANDA
Anadolu Yörük Türkmen ve Sivil Toplum Kuruluşları Güç Birliği Girişimi
Genel Koordinatörü
