Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleri ve İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya’nın katılımı ile 109. Dönem Kaymakamlık Kursu Kura Töreni düzenlendi.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen 109. Dönem Kaymakamlık Kursu Kura Töreni’ne Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya ile birlikte Bursa Milletvekili ve AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala, AK Parti Antalya Milletvekilleri Kemal Çelik ve Atay Uslu, AK Parti Bitlis Milletvekili Turan Bedirhanoğlu, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Hakkı Susmaz, Anayasa Mahkemesi Üyeleri Muhterem İnce ve Recai Akyel, Eski İçişleri Bakanları Sebahattin Öztürk, Osman Güneş, Muzaffer Ecemiş, Beytullah Mehmet Gazioğlu ve Muammer Güler, Eski Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, İçişleri Bakan Yardımcıları Münir Karaloğlu, Mehmet Aktaş, Bülent Turan ve Mehmet Sağlam, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Ali Çardakcı, Emniyet Genel Müdürü Mahmut Demirtaş, Sahil Güvenlik Komutanı Koramiral Ahmet Kendir, Ankara Valisi Vasip Şahin ve Ankara protokolü üyeleri ile İçişleri Bakanlığı bürokratları katıldı.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya birer konuşma gerçekleştirdi.
“922 İlçemizin Tamamı Bizim Nazarımızda Değerlidir”
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında 109’uncu kaymakam adaylarının mezuniyet gururunu paylaşmaktan büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti.
Kaymakam adaylarına hitaben konuşmasını sürdüren Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, “Görüyorum ki, her biriniz, Türkiye’ye ve aziz milletimize hizmet etmek üzere yola revan olmanın heyecanını yaşıyorsunuz. Birazdan kura töreninizi gerçekleştireceğiz. Böylece 14’ü kadın toplam 97 genç kaymakam adayımızın görev yerlerini belirleyeceğiz. Şunu öncelikle söylemek isterim; ülkemizdeki 81 vilayetimize bağlı 922 ilçemizin tamamı bizim nazarımızda değerlidir, önemlidir, birinci sınıf hizmeti almaya layıktır. Görev yapacağınız ilçelerimiz arasında asla uzak-yakın, küçük-büyük, gelişmiş veya geri kalmış ayrımına gitmemenizi hassaten rica ediyorum. Ayrıca hangi kökene, meşrebe, kimliğe, inanca, görüşe mensup olursa olsun milletimizin her bir ferdi, devletimizin eşit vatandaşıdır.” dedi.
Asırlardır kimliğine bakmadan zalimlerin karşısında, mazlumların yanında durmuş hamiyetperver bir millete mensup olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, “Ülkemize sığınan biçarelere kardeşlik görevimizi ifa etmek de vazifemizdir. Düşene vurmak, ezilene zulmetmek, mağdurların feryadına kulak tıkamak Türk milletine ve Türkiye Cumhuriyeti Devletine asla yakışmaz. Şahsımı temsilen ilçelerimizde görev yapan siz kaymakamlarımızdan, bu noktada özellikle hassasiyet ve özveri bekliyorum.” ifadelerini kullandı.
“Milletin Adamı Olunmadan Hakiki Manada Devlet Adamı Olunmaz”
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Devletimiz, unvanınıza uygun vasıflarla mücehhez olmanız için her türlü gayreti göstermiştir. Yurt dışı stajıyla birlikte toplam 42 ay süren yoğun, kapsamlı ve çok boyutlu bir eğitim programını bugün alnınızın akıyla tamamladınız. Bu zaman zarfında tecrübe paylaşımından çalışma ziyaretlerine, mevzuat bilgisinden inceleme gezilerine, iletişimden protokol kurallarına varıncaya kadar görevinizi icra ederken ihtiyaç duyacağınız her konuda en üst düzeyde eğitim aldınız. Çünkü vatandaşa layıkıyla hizmet etmek, onların dertlerine derman olmak, şehirlerimizin kalkınmasına destek vermek, bir mülki idare amiri için büyük bir misyondur, manevi mesuliyeti fevkalade ağır bir görevdir. Devleti, millet için hizmet üreten bir sisteme kavuşturmanın yolu, milletin derdiyle dertlenmekten, bu milletin gönlüne girmekten geçer. Koltuğa oturmak, resmi plakalı araçlara binmek bir yöneticiyi, bir mülki idare amirini, saygıdeğer bir devlet adamı yapmaz. Milletin adamı olunmadan, milletin gönlüne girilmeden, milletin takdirini, teveccühünü, duasını kazanmadan hakiki manada devlet adamı olunmaz. İlçelerinde Cumhurbaşkanını ve devleti temsil eden kaymakamlarımız, devletimizin milletimize uzanan eli, duyan kulağı, gören gözüdür. Her bir vatandaşımızın derdiyle dertlenmek en büyük sorumluluğunuzdur. Bu bakımdan ilçe sınırları içindeki her türlü işten, çalışmadan, hizmetten, eksikten, sorundan ve elbette başarıdan sorumlu olan kaymakamlarımız, görevlerini ne kadar etkin icra ederse, devletimiz de o derece güçlü olur. Sizlerden bu misyonun hakkını vermenizi, görev yapacağınız her yerde millete hizmet için samimiyetle koşturmanızı istiyorum. Her birinize görev bölgelerinizde ve meslek hayatınız boyunca Mevla’dan üstün başarılar diliyorum.”
Derik Kaymakamı Muhammed Fatih Safitürk’le birlikte ülkeye ve millete hizmet yolunda toprağa düşen tüm idarecileri ve tüm şehitleri rahmetle anan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, “Buradaki her bir genç kardeşimin de gerektiğinde vatanı, milleti, devleti, bayrağı ve bağımsızlığımızın timsali olan ezanı uğruna aynı fedakarlıkta bulunacak iradeye ve adanmışlığa sahip olduğunu görüyorum. İnşallah her biriniz meslek büyüklerinizin açtığı yolda sabırla ilerleyecek, adınızı görev yaptığınız her yerde milletimizin kalbine yazdıracaksınız. Bundan en küçük bir şüphe duymuyor; bizleri mahcup etmeyeceğinize, ailelerinize ve sizleri yetiştiren hocalarınıza mahcup olmayacağınıza tüm kalbimle inanıyorum.” diye konuştu.
“Medeniyetimiz Bir Merhamet Medeniyetidir”
“Millet olarak tarih boyunca nice büyük devletler kurduk.” diyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, “Asya bozkırlarından Afrika’nın kızgın çöllerine Akdeniz’in bir ucundan Hint Okyanusuna kadar milyonlarca kilometrekarelik alanı atlarımızın nal sesleriyle inlettik. Sınırları bir dönem Afrika’dan Avrupa’nın ve Asya’nın ücra köşelerine uzanan devletlerimizde, himayemiz altında yaşayan farklı inançlardan milyonlarca insanı barış, huzur ve esenlik içinde yönettik. Tarihte kurduğumuz devletlerin iki taşıyıcı sütunu oldu. Bunlardan ilki mülkün temeli olan adalet; diğeri de merhametti. Aynı durum bugün de geçerlidir. Türkiye bir hukuk devletidir, medeniyetimiz de bir merhamet medeniyetidir.” şeklinde konuştu.
Devletin yücelmesinin adalet ile ilişki olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, “Merhametle muamele ettiğimiz ölçüde insanımızla devletimiz arasındaki bağı sağlamlaştırırız.” dedi. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Devlet ile millet arasındaki mesafe açılırsa, o zaman da kamu olarak yaptığımız hizmetlerin hiçbir anlamı olmaz. Biz, her iki tecrübeyi de yakın tarihinde yaşamış bir ülkeyiz. Bakınız devlet ile millet arasında duvarlar ören, devlet ile milleti farklı konumlara yerleştiren elitist zihniyetin, ülkemize çok büyük zararları oldu. Milli iradenin askıya alındığı dönemlerde devlet vatandaşlarının bir kısmını tehdit kaynağı olarak gördü. Dış görünüşüyle, kılık kıyafetiyle, kadınların başörtüsü, erkeklerin saçı ve sakalıyla uğraştı. İrticacı, takunyalı, tarikatçı, cemaatçi, laik-antilaik, ilerici-gerici diyerek insanımızı birbirine düşürülmeye çalışıldı. Sırf inancını özgürce yaşamak istediği için, sırf anasının dilini konuştuğu için milyonlarca vatandaşımız ötekileştirildi, ötelendi, maalesef, haksızlığa ve hukuksuzluğa maruz bırakıldı. Bunun bedelini ise demokrasimiz ödedi, devletimiz ve milletimiz ödedi.”
Antalya Haberleri | Sondakikaantalya.com | Antalya Güvenilir Haber | 07 Haber Antalya Haberleri | Son Dakika Antalya | Antalya Haber | 07haber.com